Hayat bir hikâye arayışıdır, çizgisi düz gibi görünen ama zaman zaman zikzaklar içeren… Çıkışlar vardır bu hikâyede, bazen de ansızın inişler… Hatta kimi zaman umutsuzca dibe vuruşlar… Hiç bitmeyeceğini sandığımız sevinçleri, yine hiç bitmeyeceğini sandığımız acılar ve kederler kovalar.
“Hayat bir hikâye arayışıdır” aslında… Hikâyenin ana karakteri olarak geçmişe dönüp baktığımızda yaşadığımız pek çok olayın, yaşadığımız andaki etkiyi aynı canlılığı ile bırakmadığını ancak sevdiklerimizle paylaştıklarımızın en derin izleri kazıdığınızı görürüz zihinlerimize.
“Hayat bir hikâye arayışıdır” aslında… Ve hastalıklar önemli bir parçasıdır bu hikâyenin, bazen başlangıcıdır bazen de sonu. En basit hastalıklar bile derin izler bırakırken bu hikâyede, kanser gibi çok daha zorlayıcı hastalıklar hikâyenin merkezindeki karakter kadar çevresindekilerde de derin yaralar açar.
Hematolojik Nadir Hastalıklar Derneği olarak böyle bir yarışma ile ortak derdimiz olan “kanser”e ve hematolojik hastalıklara farklı bir pencereden bakmayı arzuladık. Duygularımızı ve düşüncelerimizi paylaşalım ki üzüntülerimiz ve sıkıntılarımız azalsın, umudumuz artsın istedik. Çiçeğin dikeni var diye üzüleceğimize, dikenin çiçeği var diye
sevinelim istedik.
Bu yolculukta yolumuzu aydınlatan en önemli iki gücün “umudunu kaybetmemek” ve sıkıca “hayata tutunmak” olduğunun, zaferlerin önce beyinde kazanıldığının bilincindeyiz. Umudumuzu kaybetmeden, inançla ve hayata pozitif bakmayı öğrenerek devam ettirmeliyiz başkahramanı olduğumuz yaşam öykümüzü.
Birbirimizin sesini duyalım, acılarımızı ve sevinçlerimizi paylaşalım istedik ve bu yıl üçüncüsünü düzenlediğimiz öykü yarışmamızla yeni hikâyelerin bir araya gelmesi için çabaladık. Son başvuru tarihini 16 Aralık 2018 olarak belirlediğimiz öykü yarışmamıza bu yıl 74 katılımcı öykülerini gönderdi. Katılımcılara ait istatistiksel bilgiler şöyleydi: 34’ü kadın, 40’ı erkek idi; en genç katılımcı 17, en yaşlı katılımcı 66 yaşındaydı; 23 farklı ilden katılım oldu ve en çok katılım İstanbul ilindendi; katılımcıların 22’si sağlık çalışanıydı.
Prof. Dr. Mehmet Ali Erkurt, Prof. Dr. Fevzi Altuntaş, Prof. Dr. İsmet Aydoğdu, Sevtap Ayhan, Doç. Dr. Abdülkadir Baştürk, Sultan Bedelciğil, Doç. Dr. M. Sinan Dal, Prof. Dr. Cengiz Demir, Dr. Öğr. Üyesi Hasan Erbay, Doç. Dr. Tuba Hacıbekiroğlu, Fatma Çetin Kabadayı, Prof. Dr. İlhami Kiki, Müjgan Koçak, Doç. Dr. Serdal Korkmaz, Nur İpek Önder Mert, Prof. Dr. Vahap Okan, Dursaliye Şahan, Prof. Dr. Cengiz Yakıncı, Prof. Dr. Sibel Yıldız, Doç. Dr. Ebru Burcu Yılmaz, Doç. Dr. Sema Yılmaz’dan oluşan seçici kurul üyelerimiz ilk üç dereceye giren öykülerimizi belirledi. Yapılan değerlendirme sonucunda birinciliği “Pamuk İpliğindeki Hayatlar” adlı öyküsüyle Oğuzhan Güngör; ikinciliği “Kırmızı Öksürük” öyküsüyle Kaan Özkaymak ve “Fanus” öyküsüyle Mehmet Edemen; üçüncülüğü
“Vuslatın Beyaz Rengi” öyküsüyle Ali Yalçın ve “Aynaları Ters Çevirdim” öyküsüyle İlknur Işık paylaştılar.
Hayata Tutunma Öyküleri 2019 yarışmasıyla ilgili, “Hayata Tutunma Öyküleri 2019” ve “Hayata Tutunma Öyküleri Hayatın Demi” adlı iki kitap çıkarıldı. Elinizdeki bu ikinci kitapta toplam 29 öykü yer almaktadır.
Yarışmamızda değerlendirmeleriyle büyük emek harcayan seçici kurul üyelerimize, öyküleriyle yarışmamıza katkı sunan tüm katılımcılarımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. İnsana olanların değil, o insanın içinde olanların daha önemli olduğu biliyor, “Umudunu kaybeden her şeyini kaybetmiştir.” sözünün öznesi olmadan; sağlıklı, huzurlu, mutlu ve kaliteli bir ömür hikâyesinin kahramanları olmanızı diliyoruz.